whipple

Whipple Prosedürü Nedir?

İlk kez Profesör Allen Whipple tarafından yapılan ve onun adını alan Whipple prosedürü, özellikle pankreas başı, onikiparmak bağırsağı ve safra yolundaki kanserlerde uygulanır. Bunların hepsi aynı bölgede oluştuğu için aynı teknik kullanılır. 

Bu ameliyatta pankreas başı ve onikiparmak bağırsağı birlikte alınır; bu da sindirim için üç önemli yolun ortadan kaldırılması anlamına gelir. Bu noktada Whipple prosedüründe onikiparmak bağırsağı ve pankreas başı çıkartıldığı zaman sindirim için üç tane yeni yol inşa edilir. Operasyonda, onikiparmak bağırsağının kesildiği yerden ince bağırsak yukarı çekilir. Bağırsak sistemi ile pankreas, safra yolu ve mide arasında yeni bağlantı kurulup hastanın normal sindirim sistemine bağlanır. 

Pankreas kanseri cerrahisinde hangi yöntemler uygulanabilir?

Pankreas kanseri cerrahisinde laparoskopik, robotik ya da açık cerrahi teknikleri uygulanmaktadır. Hangi yöntemin uygulanacağına kanserin yeri ve evresine göre cerrah tarafından karar verilir.

Whipple ameliyatının ardından pankreas olmadan nasıl yaşanır? 

Pankreasın iki ana işlevi vardır. Bunlardan ilki, kandaki şeker düzeyini regüle eden insülin hormonunun üretilmesidir. Pankreas tamamen alındığı zaman bu hastalara insülin dışarıdan verilir.

Pankreasın ikinci işlevi de sindirim için ürettiği enzimlerdir. Ameliyat sonrası hastalar, yemek esnasında alınan tablet şeklindeki ilaçlarla sindirim enzimi sorununu aşmaktadır.

Whipple ameliyatından sonra iyileşme süreci nasıldır?

Pankreas kanserine yol açan tümörün çıkarılması için yapılan Whipple ameliyatından sonra hasta bir gece yoğun bakımda kalır. Ameliyattan sonra herhangi bir komplikasyon yoksa doğrudan servis odasına geçen hasta ilk günden itibaren su içmeye ve beslenmeye başlar. Her gün daha fazla su ve yemek tüketimi planlanan hastalar genellikle ameliyatın ardından 7. ve 10. günler arasında taburcu edilir. Taburcu edilen hastalar normal yemek ve sindirim düzenine döner. Taburculuk sürecinden ardından hasta bir hafta sonra kontrole beklenir.

Tümörün küçülmesi için uygulanan neoadjuvan tedavi süreci nasıldır?

Pankreas kanseri tedavisi ekip işidir ve hasta da bu ekibin çok önemli bir parçasıdır. Multidisipliner bir yaklaşımla ele alınan tedavi süreci, hastaya ayrıntılı bir şekilde anlatılır. Pankreas kanseri tümörünün konumu ve evresi nedeniyle ilk safhada cerrahi uygulanamayan hastalara, yeni gelişmeler sayesinde neoadjuvan tedavi uygulanarak önce tümör küçültülür. Ardından cerrahi ile çıkartılabilir hale getirilir. 

Neoadjuvan tedavide hastalar ilk aşamada kemoterapi tedavisi alır. Damar tutulumunun fazla olduğu vakalarda ışın tedavisi de planlamaya eklenir. Sadece kemoterapi verilen durumlarda hastalar 2.5-3 aylık bir kemoterapi tedavisinden sonra ameliyat edilebilir duruma gelir; ancak kemoterapi ile birlikte ışın tedavisinin de alındığı durumlarda süreç biraz daha uzayabilir.